15 Ekim 2018 Pazartesi

Edirne'nin Süloğlu ilçesinde askeri personeli taşıyan minibüsün devrilmesi sonucu, 12'si rütbeli asker, 13 kişi yaralandı.

Edirne'nin Süloğlu ilçesinde askeri personeli taşıyan minibüsün devrilmesi sonucu, 12'si rütbeli asker, 13 kişi yaralandı.

Süloğlu Kışlasından görev dönüşü servis aracı kaza yapmış ve 13 silah arkadaşımız yaralanmıştır. Yaralı arkadaşlar hastanede ziyaret edilmiş ve doktorlardan hayati tehlikesi olan hasta olmadığı bilgisi alınmıştır. Yaralılarımıza acil şifalar diler, geçmiş olsun dileklerimizi sunarız.

13 Ekim 2018 Cumartesi

Balıkçı Nurhayat & Yasem Eren çiftine ve il Müdürü Bilgin Özbaş’a teşekkür


Balıkçı Nurhayat & Yasem Eren çiftine ve il Müdürü Bilgin Özbaş’a teşekkür


Balıkçı Nurhayat & Yasem Eren çifti Edirne’de yaşayan gaziler ile bedensel engellilere balık ikramında bulundu. İkrama katılan Aile Sosyal İl Müdürü Bilgin Özbaş Muharip Geziler Derneği Edirne Şubesi bahçesinde çiğköfte ikram ettiler.
Nurhayapt& Yasem Eren çifti ile Bilgin Özbaş, Muharrem ayının diğer aylar arasında ayrı bir yeri olduğu gibi, diğer günler içinde daha mübarek ve bereketli bir konumu bulunmaktadır. Bizlerde Edirne’de yaşayan Engelli bireyler ile Gazi arkadaşlarımıza ikramda bulunduklarını söylediler. Engelli birey adına Orhan Çam, Gaziler adına hayırseverlere ve Edirne Tarih Turizm ve Kültür Derneği adına organizasyonu yapan Cengiz Gültekin’e teşekkür ettiler.

5 Ekim 2018 Cuma

YAKIN COĞRAFYA GİRİŞİMCİLERİNDEN EDİRNE ÇIKARMASI


YAKIN COĞRAFYA GİRİŞİMCİLERİNDEN EDİRNE ÇIKARMASI

Edirne Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Recep Zıpkınkurt’un imzası ile yapılan açıklamada, “Yakın coğrafya ülkelerinde Türkçe konuşan girişimciler ile ülkemizdeki girişimcilerin ilişkilerini geliştirmek adına 2005 yılından bu yana Edirne Ticaret Odası ve Dışişleri  ve Ticaret Bakanlıklarımızın işbirliğinde düzenli olarak gerçekleştirilen ‘’TÜRKÇE KONUŞAN GİRİŞİMCİLER PROGRAMI‘’nın 20.'si 30 Eylül-11 Ekim 2018 tarihlerinde düzenlenecektir. 
Programda; Balkanlar, Doğu Avrupa, Kafkasya, Orta Doğu ve Orta Asya gibi yakın coğrafyamızdaki ülkeler ile Almanya ve Rusya’ da yaşayan ve Türkçe konuşan girişimciler  hedeflenmiş ve bahse konu program sayesinde ülkemizin tanıtılmasına, katılımcıların girişimcilik kapasitelerinin gelişimine ve katılımcıların Türkiye ile ticari işbirliği bağlarının güçlendirilmesine katkı sağlaması amaçlanmaktadır. 
20. Türkçe Konuşan Girişimciler Programı kapsamında katılımcıların ülkemizin yönetim sistemi, girişimcilik ve ülkemizin tanıtımıyla ilgili kamu ve özel sektör kuruluşları hakkında bilgi edinmeleri sağlanacak olup çeşitli kültürel ve tarihi değerlerimizi ziyaretler gerçekleştirilecektir. 
Bu kapsamda programın en önemli etkinliklerinden biri olarak 9 Ekim 2018 Salı günü saat 13:15 - 15:00 saatleri arasında 17 ülkeden 40 girişimci Odamızı ziyaret edecek ve işbirliği imkanları hakkında bilgi alarak üyelerimiz ile ikili iş görüşmesi yapacaktır. 
Tarım, inşaat, medikal, gıda, eğitim, otomotiv, mobilya, bilişim, lojistik gibi pek çok alanda  işbirliği yapmak isteyen girişimciler heyeti detayları Odamız websitesinde (www.etso.org.tr) ve facebook sayfasında ilan edilmiş olup ikili işbirliği görüşmelerine katılım sağlamak isteyen üyelerimizin Odamız AB&Dış İlişkiler Şubesi (02842251014 – 130/131 veya nyilmaz@etso.org.tr / elifersoz@etso.org.tr ) ile irtibata geçmesi önemle rica olunur.” denildi.

4 Ekim 2018 Perşembe

Ecz. Şükrü Ciravoğlu: “Bence, nereliyim değil NEREDEYİM mantalitesi ile yaklaşırsak, Edirne’deyim. Ve Edirne Belediye Başkanı aday adayıyım”

Ecz. Şükrü Ciravoğlu: “Bence, nereliyim değil NEREDEYİM mantalitesi ile yaklaşırsak, Edirne’deyim. Ve Edirne Belediye Başkanı aday adayıyım. Edirne Belediyesinin giriş kapısında Arap alfabesi ile yazdığı gibi Şehri Emin (Şehrin güvenilir insanı) olmaya talibim.”


Şükrü Bey, Nerelisiniz, nerede doğdunuz, Edirne’ye nasıl geldiniz gibi kısaca öz geçmişinizden bahsedermisiniz?
Ecz. Şürkü Ciravoğlu: Hem güzel bir soru, hem de yanlış telaffuz edilen bir soru. Nereliyim? Sorunun doğru neredeyim olması lazım. Trabzon doğumluyum, ilkokuldan itibaren eczacılık fakültesini bitirene kadar İstanbul’da oturdum. 1979’dan beri Edirne’de oturuyorum. Şimdi nereliyim mi? Neredeyim mi? İnsanın doğduğu değil hizmet ederek doyduğu topraklar memleketi ise ve ikameti neresi ise oralı kabul edildiği için ben Edirne’deyim. Edirne’de gerçek Edirneli olan ben iki kişi gösterebilirim. Birisi Bulgar Ortodoks Kiliseleri Rahibi Aleksandır Çıkırık’tır diğeri ise Özar Marketin ortağı Rıfat Mitrani’dir. Edirne’de gerçek Edirneli kalmadı gibi bir şey. Herkesin aslı veya kendisi bir zamanlar bir yerlerden gelmişler. Ama önemli olan Edirne’ye gelen çok sayıda medeniyet ve kültür Edirne’ye sahip çıkmış, burayı yurt edinmiş. Bende, nereliyim değil NEREDEYİM mantalitesi ile yaklaşırsak, Edirne’deyim. Ve Cumhuriyet Halk Partisi’nden Edirne Belediye Başkanlığına aday adayıyım.
1979 senesinde Edirne Sigorta Hastanesine eczacı olarak görevlendirildim. Sen başla altı ay sonra asaletin tasdik olunca İstanbul’a tayın ettiririz dediler.  40 yıl oldu hala asaletim tasdik olmadı tayınımı İstanbul’a yapmadılar.
Babam Tevik Vural Ciravoğlu, Gemi Adamları Sendikası Genel Başkanı idi. İki tane kitap yazmıştı, 1991 yılında vefat etti.
Edirne diyelim. Edirne denilince aklınıza ne geliyor?
Ecz. Şürkü Ciravoğlu: Birincisi Edirne’nin doğu girişini bilmeyen Kıyık tarafından giriş yapmak zorunda kalıyor ve yıllarca Osmanlıya başkentlik yapmış bir ilin ilk önce mezbeleliğini görüyor. Edirne’de en çok tarihi yapı barındıran yer Kaleiçi semti ama 1970’li yıllarda kaybedilmiş bir kere. Yüksek Anıtlar Kurulu yokken o yıllarda tarihi atmosferi içinde barındıran semte 3 – 5 katlı apartmanlar yapılmış. Yapısı bozulmuş bir kere.  Çok çirkin bir yapılaşma var. Maalesef bozmuşuz bir kere. O bölge Safranbolu da olduğu gibi konsept uygulansa butik otellerden oluşan tarihi bir mahalle oluşturulabilirdi. Floransa’yı göz alalım. Açık alanda tarihi eser olarak kapladığı alan bakımından dünyada birinci kent, ikinci Edirne geliyor. Neden Edirne ikinci Floransa olmasın?
Ecz. Şürkü Ciravoğlu: Edirne’yi çok seviyorum. Zaten Edirne sevilmeyecek yer değil çok güzel bir şehir. Yaşanacak kolay bir kent. Türkiye ortalamasına göre çağdaş bir kent. Tarihi değerleri barındırıyor. Daha iyi yaşanabilir bir kent olması için çaba sarf etmemiz gerekiyor. Zaten daha iyi olması için çaba sarf etmez isek burada yaşamanın anlamı kalmaz.  Edirne bir tarih, kültür, turizm ve eğitim kenti. Ekonomisi biraz zayıf. Bunun için çevreyi koruyan bacasız sanayinin de geliştirilmesi lazım.
Edirne’nin ekonomisini daha iyi olması için ne yapabiliriz? Siz az önce sanayiden bahsettiniz. Edirne’nin zaten yeterince gelişmemiş bir turizm sanayisi var. Kültürel tarihi var. Birde bacalı sanayi mi gelsin?
Ecz. Şürkü Ciravoğlu: Edirne bacalı sanayi ile gelişecekse hiç gelişmesin. Mevcut sanayinin biraz daha takviye edilmesi lazım. Tarihi kültürel sanayinin ise olanaklarının arttırılması, koşulların biraz daha iyi hale getirilmesi lazım. Ulaşım olanaklarının arttırılması lazım. Tarih boyunca bu böyle olmuştur, ulaşım imkânları geniş olan yerler gelişmiştir. İlimizin hızlı tren ve hava alanı projeleri var. Bunların bir an önce hayata geçirilmesi lazım. Bu kadar tarihi değerin üstünde oturuyoruz ama bunu yeteri kadar topluma sunabildiğimiz kanısında değilim. Daha fazla tarihi ve kültürel değerin ortaya çıkarılması lazım ama bunlarda tabi ki yatırım ve maliyet işi.
Bana göre Edirne’nin bir giriş kapısı yok. Edirne’nin girbenisi yok. Bazen arkadaşlarım yurt dışına çıkarken veya yurt dışından gelirken bana uğrayacak oluyorlar ama Edirne’nin girişini bulamadıkları için ya Kapıkule’ye gidiyorlar ya da İstanbul’a gidiyorlar. Hava sisli olunca uzun yoldan geliyorsam benim bile bazen kendimi Kapıkule’de bulduğum oluyor.