14 Şubat 2018 Çarşamba

Bülent Polat: “3 milyon civarında turist Edirne’den geçiyorsa, bundan neden istifade edemiyoruz? Testi su akarken doldurulur.”


Bülent Polat: “3 milyon civarında turist Edirne’den geçiyorsa, bundan neden istifade edemiyoruz? Testi su akarken doldurulur.”

Bülent Polat, mütevazı ve beyefendiliği kişiliği ile tanınıyor. Erzurum Dadaş’ı bir ailenin çocuğu. İnşaat sektörü ve ticaret ile uğraşıyor. İnşaat sektöründe Ali Çelik ile ortak inşaata başlamışlar. Başarıya ulaşmak için işe aşkla bağlanmak gerektiğini ifade eden Polat “ Para kazanma cenderesinden kurtulduğumuz zaman bazı şeyler için adım atabileceğiz. Biz inşaatlarımızda tasarımı, tasarımın demokratikleşmesini, herkesin iyi bir evde yaşamasını, kolay yatırım yapabilmesini dert edindik.  Bu değerler çerçevesinde çalışmalar yapıyoruz; amacımız, garantili proje ve kolay yatırım. Lüksü tabana yayabilmek gibi bir derdimiz var. Hayata geçireceğimiz projelerde bu vizyonla hareket ediyoruz” diyor.

ü  Turizm açısından ve ticari açıdan Edirne’yi değerlendirirmisiniz? Edirne’nin artısı ne, eksisi ne, daha iyi olması için neler yapmak gerekiyor?
Bülent Polat: Antik Yunan’dan Osmanlılara kadar birçok medeniyete başkentlik yapmış Edirne, dünyada Floransa’dan sonra en fazla tarihi olguya sahip ikinci şehir. Bir çağı kapatıp, bir çağı açan Fatih Sultan Mehmet’in doğum yeri. Bu zenginlik önemli bir turizm potansiyeli yaratıyor ve dünyada en fazla turist çeken kentlerden biri olması gerekiyor ama değil. İlimize 3 milyon civarında turist geldiği iddia ediliyor. Bu rakam Edirne nüfusunun 22 katı yapar. Güne bölündüğünde 8.200 turist düşer. Siz her gün Edirne sokaklarında gezen 8.200 yabancı insan görüyormusunuz? Edirne’de inşaat sektörü dışında da iş yerlerim var, bu kadar insanın geldiğini hissedemedim. Tamam, bu kadar insan Edirne topraklarından geçiyor olabilir ama biz bundan faydalanmayı bilmiyoruz. Bunun nedeni de mülki idarecilerimizden, STK yöneticilerimizden kaynaklanıyor. İdareciler “Su akarken testiyi doldurmuyorlar” Turist Edirne’ye niye gelsin? Geldiğinde nereleri gezebiliyor? Turist Edirne’ye camileri ve tarihi yerleri gezmeye geliyor.
Osmanlı zamanında Edirne’de dört yüz civarında cami vardı. Bunlar aynı zamanda medrese, imarethane, hastane, kütüphane gibi hizmetlerde de kullanılıyordu. Günümüze aklıma geldiği kadar Selimiye Camii, Üç Şerifeli Camii, Eski Camii, Muradiye Camii, II. Beyazit Camii, Gazi Mihal Bey Camii, Süleyman Paşa Camii, Kasım Paşa Camii, Süle Çelebi Camii, Ayşe Kadın Camii, Şeyhi Çelebi Camii, Taşlık Camii, Sitti Şah Sultan Camii, Defterdar Camii, Lari Camii, Selçuk Hatun Camii, Mezit Bey(Yeşilce) Camii, Beylerbeyi Camii, Şah Melek Camii, Şehabeddin Paşa Camii, Arif Ağa Camii, Kuşçu Doğan Camii, Saruca Paşa Camii, İsmail Ağa Camii, Gazi Hoca Camii, Kadı Bedrettin Camii, Hıdır Ağa Camii, Yahya Bey Camii, Atik Ali Paşa Camii kaldı.
Edirne’ye gelen Selimiye Camii, Eski Camii, Üç Şerifeli Camii, II. Beyazit Külliyesi ve Camisi’ni geziyor, ciğer yiyor, Ali Paşa ve Arasta Çarşısını geziyor ve dönüp gidiyor. Edirne’de 7 tane tabya var. Bunların çoğu daha restore edilmedi. Hıdırlık tabyası senelerdir restore ediliyor ama bir türlü açılmadı. Zaten gitmeye kalksan yolu bile yok. Edirne’de yeterli sayıda kokartlı rehber yok. Turizm il müdürlüğünün alan rehberi açma ve eksikliği giderme konusunda hiçbir girişi yok. Daha ne sayayım ki?
ü  Edirne’ye neler yapılması gerekiyor?
Bülent Polat: Öncelikle tarihi eserleri gün yüzüne çıkarıp Türkiye’de ve yurt dışında tanıtımını yapılması gerekiyor. Edirne’nin gelecek turistler için alt yapısının hazır olması gerekiyor. Edirne’ye günde konaklamalı 100 otobüs turist gelse, 4.000 turist eder. Bunları nerede yatıracaksınız, hangi yollardan tarihi eserleri gezdireceksiniz? Gün içinde şehirde gezen 100 otobüsü trafik dahi kaldırmaz, park yeri bulamazlar.  Gündüz camileri, tarihi yerleri gezseler gece Edirne kültürünü tanımak isteyecekler. Nereye gidip ne yapacaklar? Edirne dünyada ender bulunan konuma sahip bir il. İçinden üç tane nehir geçiyor, iki ülke ile komşu. Yani “İki ülke, üç nehir, bir şehir” bu kompozisyonu değerlendiremiyor. Ne yapılması gerekir diyorsunuz? Çok basit. Kaleiçi’nde ki metruk konakların restorasyonunu sağlayacak, buraları sadece restore ettirip bırakmak yerine kafeterya, butik otel, restoran gibi işletmelerin kullanımını sağlayacaksın. Çünkü kullanılamayan eski bina bir süre sonra çöker.
Ali Çelik: Eğlence yerlerini şehir içinden çıkarıp nehir kenarlarında
çalışmasını sağlayacaksın. Üç nehri ıslah edip kenarlarına eğlence yerleri, plajlar, restoranlar, bungalov tipi evler yapılmasını sağılacaksın. Bunların hepsi birden aynı anda olmaz ama başladıktan sonra biter. Bunları yapmak için devlet imkânlarını da kullanmaya gerek yok. Özel sektöre yap işlet devret sistemi ile yaptırılabilir. Nehirlerin kumu satılarak getirisi ile katkı sağlanarak ıslah edilebilir. İş yapmak istedikten sonra iş çok ama yapacak adam yok. Edirne’de sirkülâsyonu olan iki iş dalı var. Turizm ve inşaat. Turizm de yukarıda saydığım nedenlerden dolayı sorunlu, inşaat da Edirne Belediye’sinin hantal hareket edip gerekli izinleri çabuk vermemesinden dolayı sorunlu.
ü  İnşaat işine girmenize ne vesile oldu? İnşaat sektörünün yanı sıra ticari işletmeniz var niçin?
Bülent Polat: Lise yıllarımda okul dışında Kapıkule’de markette çalışıyordum Harçlığımı çıkarıyordum. Bir gün arkadaşım ev inşaatları olduğunu kendilerine yardım edip edemeyeceğimi sordu. Bende arkadaşımın yardıma ihtiyacı var diye çalıştığım yerden izin alıp gittim. Akşam iş bittiğinde aldığım ücret hoşuma gitti. Ondan sonra inşaatlarda çalışmaya başladım, yavaş yavaş işimi büyüttüm nalbur oldum. Sonra yap sat işine başladım. Diğer ticari işletmelerime gelince, müteahhitlik 7/24 yaptırdığın inşaatın başında durulmasını gerektiren iş değil. İyi ve sağlam ekibin varsa ara sıra uğraman yetiyor. Kalan zamanımda ticari işerimle ilgileniyorum, hem de oralarda çalışan birkaç kişinin nafakasının çıkmasına vesile oluyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder