18 Şubat 2018 Pazar

Ganire Paşayeva: Edirne’de kendimi gördüm. Bizi gördüm. "Azerbaycan biziz, Türkiye biziz, Kerkük biziz, Balkanlar biziz, Kuzey Kıbrıs biziz"


Ganire Paşayeva: Edirne’de kendimi gördüm. Bizi gördüm. "Azerbaycan biziz, Türkiye biziz, Kerkük biziz, Balkanlar biziz, Kuzey Kıbrıs biziz"


Azerbaycan Türkü siyasetçi, hukukçu ve Doktor Sayın Ganire Paşayeva, Azerbaycan Gürcistan Parlamentolar Arası Çalışma Grubu'nun başkanı ve Azerbaycan-Türkiye, Azerbaycan-Hindistan ve Azerbaycan-Japonya Parlamentolar Arası Çalışma Grupları'nın üyesi,  Avrupa Konseyi Parlamenter Asamblesi'nde Azerbaycan Cumhuriyeti'ni temsil eden kurulun da üyesi. Gençlik yıllarından beri Türk Dünyasının ekonomik ve kültürel olarak birlikte hareket etmesi çalışmalar yapıyor, konferanslar veriyor. Kendisini uzun yıllar önce tanımıştım. O zaman Bakü’de genç bir muhabirdi. Yıllar ondan hiç bir şey götürmemiş aynı heyecanı, aynı inancı aynı azmi hala, aynı “Turan ülküsü ve kızıl elma” hedefini koruyor. Gözlerinde ki Türk Dünyası, sözlerinde Elçibey silinmeden hala duruyor. Edirne'ye hoş geldin. İyi ki varsın.
ü    Bakmakla görmek farklı şeylerdir. Edirne’de ne gördünüz?
Ganire Paşayeva: Edirne’de kendimi gördüm. Bizi gördüm. "Azerbaycan biziz, Türkiye biziz, Kerkük biziz, Balkanlar biziz, Kuzey Kıbrıs biziz. Biz birliğimize sahip çıkmalıyız. Bizi artık birbirimizi sahiplenerek yola çıkmamız lazım." Edirne’yi detaylı gezme imkânım olmadı. Edirne Valimiz Sayın Günay Özdemir’i ziyaret ettim, tarihi Deveci Han binasında konferans verdim, Tarihi Kaleiçi semtimizde tarihi bir konakta bir kahve içtim yemek dahi yiyemeden Edirne’den ayrıldım. Kısa ve özetle Edirne’yi gördüm doyamadan ayrılmak zorunda kaldım. Ama mutlaka tekrar geleceğim. Sizler Edirne’de bir caddeye Azerbaycan Caddesi isminin verilmesi için talepte bulunun. Edirne sınır kenti. İle girenler bizim topraklarımıza ayak basmış gibi Azerbaycan Caddesinden geçsinler. Şehre ilk girenler Londra Caddesi’nden geçiyor. Niye orası Azerbaycan Caddesi olmasın? Kaleiçi Bakü’nün semtlerini andırıyor. Restorasyonu yapılmış evler var, çok güzel olmuşlar. Birçok metruk tarihi evlerde var. Öğrendiğime göre bunların üstünde çalışmalar yapılıyormuş. Edirne’de bir caddeye Azerbaycan Caddesi adı verilirse, inşallah açılışı yapmaya geldiğimde Kaleiçi semtini daha iyi göreceğimi umut ediyorum. Edirne Türk tarihin toplu halde bulunduğu binlerce eser barından tek yer. El ele verelim buraya sahip çıkalım. Edirne bizim, ben Azerbaycan Milletvekiliyim ama orası nasıl sizin ise burası da bizim. Edirne’nin daha çok tanıtılması gerektiğini düşünüyorum. Siz Edirne’de bir caddeye Azerbaycan veya Bakü Caddesi ismini vereceksiniz, biz orada bir caddeye Edirne Caddesi ismini vereceğiz bir birimizin reklamını yapıp merak uyandırılmasını sağlayacağız. Dolayısı ile turist sirkülâsyonun artmasına vesile olacağız.
ü  Afrin ve Karabağ meselesine yaklaşım açınız nedir?
Türk Ocakları Edirne Şubesi beni "Türk dünyasının meseleleri Afrin ve Karabağ" adlı konferansı vermem için Edirne’ye davet etti, sağ olsun İstanbul Türk Ocakları Başkanım Dr. Cezmi Bayram hocam vesile oldu buraya kadar birlikte geldik. Edirne halkının büyük ölçüde milliyetçi yapıya sahip olması beni ayrıca gururlandırdı. Türk dünyasının birlik olması ve gelen saldırılar karşısında dik durması gerektiği konusunda ki düşünce ve deneyimlerimi canı gönülden paylaştım. Bölgede yaşanan sorunları, "Çanakkale savaşında yaşananlara benzetiyorum" Çünkü çok kötü bir senaryoyla Türk Devletlerinin dışında ki ülkeler emperyal düşüncelerle üzerimize geliyorlar. O kadar ağır bir senaryo ki bunu durdurmazsak çok ağır bedeller öderiz. Nasıl Çanakkale'deki dedelerimize, ninelerimize hep rahmet okuyoruz. Neden böyle yapıyoruz? Çünkü onlar izin vermediler. 'Biz buna izin vermiyoruz' dediler. Bugün yeni Çanakkale'den geçtiğimiz o gündür. Biz, bugün bu büyük oyuna artık izin vermeyeceğiz. Biz bu coğrafyanın en önemli söz sahiplerinden biriyiz. Ne Amerika umurumuzda ne Avrupa umurumuzda. Onların ne dediği önemli değil. Artık bizim dediklerimiz önemli olmalıdır. Bu coğrafyada kapımızın önüne kadar gelenlere birliğimizi göstermeliyiz. Bizim insanlarımız bazen 'Avrupa ne diyecek, Amerika ne diyecek?' diye meraklanıyor. Artık Amerika ve Avrupa'nın 'bu duruma Türkler ne diyecek?' demesi gerek. Biz artık onlara bu mesajı vermeliyiz. Siz bizim evimizin içine kadar giremezsiniz. Bizim kırmızıçizgilerimizi geçemezsiniz. Artık kim bu çizgileri geçerse biz onun karşısında olacağız.
Türklerin bölgenin en güçlü milletlerindendir. Bugün büyük güçlerin üzerinde savaştığı yerin adı Avrasya. Bu coğrafyada en çok imparatorluk ve devlet kuran tek millet biziz. Bugün tüm dünyanın elde etmek için mücadele ettiği topraklardaki en güçlü milletlerden biriyiz ama maalesef bugün bu coğrafyada üzüntümüz büyük. Karadeniz'den Akdeniz'e, Balkanlar'dan Çin sınırına kadar 300 milyonluk bir milletiz. Amaçları bizim bu bölgede güçlü olmamızı engellemek. Batı ve Rusya geçmişte de bu coğrafyayı yönetme iddiasındaydı, bugün de aynı şeyi istiyor. Bu süreçte de Türkler çok büyük bedeller ödedi.
Bu gün Azerbaycan topraklarının beşte biri Ermenistan tarafından işgal altında ve dünyanın bu duruma sessiz kalıyor. Uluslararası hukuk gereği gibi işlemiyor. Dünyada uluslararası hukuk bitmiştir. Uluslararası örgütler ise büyük güçlerin haklarını savunma dışında hiçbir şeyle uğraşmıyorlar. Birleşmiş Milletler'den başlayalım, diğer örgütlere kadar hepsi aynı. Modern dünyanın gözü önünde Azerbaycan toprakları Ermenistan tarafından işgal edildi. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 'Ermenistan Azerbaycan'dan çıkmalı' diye 4 kararı var. 26 yıldır o kararların uygulanması için Ermenistan'a bir baskı uygulanmıyor. Ermenistan işgali altında bulunan bölgelerin yeniden Azerbaycan topraklarına katılacağı inanıyorum. Bunun için bir olalım dir olalım ve tek Türk Milleti olduğumuzu unutmayalım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder