17 Nisan 2018 Salı

Aykut Bababalım: “Edirne’de ki bankalarda hareketsiz yatan ciddi miktarda para var. Bu para Edirne için yeterince kullanılamıyor. İnsanlar bize gelip hedef ve projelerini anlatsalar, turizm açısından yardımcı olmak isteriz. Ama turizm açısından talep yok denecek kadar az. Bankacılık açısından biz hazırız. Biz de turizm konusunda müteşebbislere yardımcı olmak, elimizden geleni yapmak isteriz. İnsanları bu konuda yönlendirmek, teşvik etmek gerekiyor. “

Aykut Bababalım: “Edirne’de ki bankalarda hareketsiz yatan ciddi miktarda para var. Bu para Edirne için yeterince kullanılamıyor. İnsanlar bize gelip hedef ve projelerini anlatsalar, turizm açısından yardımcı olmak isteriz. Ama turizm açısından talep yok denecek kadar az. Bankacılık açısından biz hazırız. Biz de turizm konusunda müteşebbislere yardımcı olmak, elimizden geleni yapmak isteriz. İnsanları bu konuda yönlendirmek, teşvik etmek gerekiyor. “

Aykut Bababalım, Albaraka Türk Katılım Bankası Edirne Şube Müdürü. 

·         Aykut Bababalım, Albaraka Türk Katılım Bankası Edirne Şube Müdürü. Kendisi Denizlili. Büyük Dedesi 1. TBMM Milletvekillerinden. Aykut Bababalım, dedesi Hacı Hüseyin Mazlum Bababalım’ın Atatürk ile yan yana çekilmiş fotoğrafını odasında bulunduruyor.

ü  Edirne’de bir bankanın şube müdürüsünüz. Edirne’yi ve tarihini, kültürünü, turizmini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Aykut Bababalım: Edirne’ye il dışından gelen insanlar buradaki güzelliklerin çok büyük bir kısmını bilmiyorlar. Tayinim Edirne’ye çıktığı zaman kendime şu soruyu sordum: ‘Ben Edirne hakkında ne biliyorum?’ Edirne ciğerini biliyordum, Kırkpınar Güreşlerini ve Selimiye’yi biliyordum. Dördüncü bir şey bilmiyordum. Geldikten sonra, buradaki tarihi eserleri ve doğal güzellikleri görünce turizm olarak çok yetersiz kaldığını, doğru tanıtım yapılamadığını fark ettim. Edirne’de Eski Camii, Üç Şerefeli Camii, Balkan Şehitliği gibi müthiş tarihi yerler var. Tunca ve Meriç Nehri doğal güzellikler var. Yeteri kadar tanıtımı yapılmadığından Edirne’ye gelmeyenlerin bu güzelliklerden haberleri yok. Ben geldikten sonra Edirne hakkında ne kadar çok bilmediğim şey olduğunu fark ettim. Burada her anlamda büyük bir potansiyel var.
ü  Edirne’ye daha fazla turist çekmek için neler yapılabilir?
Aykut Bababalım: Tanıtım çok önemli. Edirne’nin kıymetini tarihi, kültürel ve tarım açısından yeteri kadar bilmiyoruz. Potansiyel doğru değerlendirilemediği için şehirdeki refah artmıyor. Örneğin en yakın büyük kent olan İstanbul’da doğru yapılacak tanıtımlar ile buraya çok daha fazla turist çekilebilir. Her sene İstanbul’da muhtelif şehirlerin tanıtımı yapılıyor. Neden bir Edirne veya Rumeli’nin tanıtımı yapılmıyor? İnsanlar Edirne’de neler olduğu hakkında sadece birkaç şey biliyor, bunun dışında fikri yok. Edirne, sahip olduğu değerleri nitelikli hale getirmek zorunda. Selimiye’yi görmeye gelen insanlar gidecek tuvalet bulamıyorlar. Selimiye’nin özelliklerini anlatacak kokartlı rehberlere ihtiyaç var. Nehir kenarına gidin, bakın orası o kadar güzel. Tesisler yapılarak daha da güzel hale getirilebilir. O kadar güzel parlatılıp, turist çekebilir ki. Tanıtım ve güzelleştirmeye ihtiyaç var. Tabi bunların yanında altyapı sorununu halletmek lazım… Turist sayısı arttırılırsa mevcut altyapı bunu kaldırmaz. Tanıtım ve altyapı sorunları birlikte çözülmeli. Büyük şehirlerde çok ciddi bir reklama ihtiyaç var. İnsanlar burada neden konaklasınlar, insanlara konaklamak için amaçlar sunmak zorundasınız. İnsanlar Kapıkule’den hızlı bir şekilde Edirne’yi transit bir şekilde geçmesini istemiyorsak tanıtımı hızlandırmalıyız. Avrupa’da ki Türklere hitap eden kanallara Edirne için reklam verilmeli, reklam filmleri çekilmeli ki insanlar burayı öğrensin. Kapıkule’ye girdikten sonra insanların gitmemesi için nitelikli tanıtımlar yapmak zorundayız. İnsanlar Selimiye’yi bile görmeden gidiyorlar. Birkaç sene içinde Edirne’de çok sayıda otel yapıldı ama Kırkpınar ve Kakava Şenlikleri gibi etkinliklerde hala otel sorunu göze çarpıyor. Edirne’de çok güzel konaklar var. Buralar otele çevrilirse bu sorun ortadan kalkacaktır. Her arz kendi talebini yaratır. Yeter ki buradaki kurumlar konakların onarımı ve kullanımı konusunda destek versin. Bu şehrin hikâyesi bellidir. Tarım ve turizm. Turizm kadar tarıma da önem verilmeli.
ü  Edirne’deki değerler neden paraya dönüştürülemiyor?
Aykut Bababalım: Tarım açısından değerlendirecek olursak ayçiçeği ve çeltik sarmalından kurtarmak zorundayız Edirne’yi… İnsanlar işin kolayına kaçıyor maalesef. Garanti olduğu için buğday ve ayçiçeğine yöneliyor çiftçiler ama yetmez… Bence Bulgaristan, Yunanistan tarım ürünü olarak ne ithal ediyorsa bunlara yönelmek, en azından %10 pay ayırmak gerek ki çeşitlilik artsın. Buğday, Ayçiçeği ve çeltikten başka ürünlere yönelmek gerek. Geçen sene çok az lavanta ekimi oldu, şehirde olay oldu. Bunu arttırmak gerek. Hakikaten Edirne’ye yetmiyor bu kadar tarımsal faaliyet. Şehrin bir vizyonu olması gerekiyor. Para bırakmayan ufak tefek harcamalar ile turizm yapmak bu şehre yetmez. Edirne olduğu kadarı ile yetiniyor maalesef turizm konusunda. Çok para harcayacak, burada konaklayacak, insanları çekecek organizasyonlara ihtiyacımız var. Ülkemizin birçok yerini gezdim. Edirne kadar cazibesi, güzelliği ve hikâyesi olan şehir çok az. Biz bu güzellikleri ticarete ve refaha çevirecek bir vizyon ortaya koymamız lazım. Tanıtım ve alt yapı atağı ile bu şehri bambaşka bir noktaya taşıyabiliriz.
ü  Edirne Turizmine destek olmak isteyen, yatırım yapmak isteyenler için bir bankanın şube müdürü olarak ne söylemek istersiniz, müteşebbislere nasıl destek olabilirsiniz?
Aykut Bababalım: Maalesef Edirne’de müteşebbis sayısı az. Edirne’de ki bankalarda hareketsiz yatan ciddi miktarda para var. Bu para Edirne için yeterince kullanılamıyor. İnsanlar bize gelip hedef ve projelerini anlatsalar, turizm açısından yardımcı olmak isteriz. Ama turizm açısından talep yok denecek kadar az. Bankacılık açısından biz hazırız. Biz de turizm konusunda müteşebbislere yardımcı olmak, elimizden geleni yapmak isteriz. İnsanları bu konuda yönlendirmek, teşvik etmek gerekiyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder