29 Mayıs 2018 Salı

Aydın Doğan: “Biz, Aydın Tava Ciğer Izgara salonumuzu gelen bireylere müşteri gözü ile bakmayıp, misafirlerimiz mantalitesi ile yaklaşıyoruz.”


Aydın Doğan: “Biz, Aydın Tava Ciğer Izgara salonumuzu gelen bireylere müşteri gözü ile bakmayıp, misafirlerimiz mantalitesi ile yaklaşıyoruz.”
Aydın Doğan: “Biz, Aydın Tava Ciğer Izgara salonumuzu gelen bireylere müşteri gözü ile bakmayıp, misafirlerimiz mantalitesi ile yaklaşıyoruz.” 

·      Aydın Doğan, Aslen, Mengen/Bolulu. Dedesi Mustafa Atatürk Orman Çiftliğinde Atatürk'e şef garson olarak hizmet etmiş. Askerliğini Edirne'de yapan Abdullah Usta daha sonra Edirne’ye yerleşmiş. Bostanpazarı'nda ki Doğan Lokantasını açar. Bu lokanta hala aynı yerde hizmetine devam ediyor. Aydın Doğan okul dışında babasına yardım ederek lokantacılık mesleğine adımını atıyor. Ailesi kalabalık olduğu için lokantanın geliri yetmemeye başlamıyor. Aydın Doğan’da bir süre başka işlerde çalışır. Bir taraftan da karate sporuna merak salar ve gümüş künyesini de feda ederek güç bela karate kursuna yazılır ve hiç bırakmaz bu sporu. İki Dan ve karate hocalık belgesi alır... Bugün iş yoğunluğundan spor yapamaması içinde ukdedir. Sportmen kişiliği ve Uzakdoğu yakın dövüş sanatına vakıf olması kendisine yeni iş imkânları sağlar. Güvenlik Sorumlusu olarak çalıştığı dönem... Kendisi buna 'halkla ilişkiler' diyor. Bu işte o kadar başarılı olur ki, İstanbul, Antalya vb. yerlerden iş teklifleri alır... Gel gör ki, hayatına yön verecek, onu bu kulvar’dan çekip alacak bir kız arkadaşı (sonra da hayat arkadaşı) ile tanışır... Kendisi okulda başarılı değildir, lise 2'den terk durumunda kalır ama şu anda eşi olan Tekirdağlı Ebru Hanım Trakya Üniversitesi'nde okumaktadır ve ne istediğini bilen bir hanımefendidir. Ali Efe ve Lara isimli iki çocukları vardır. Aydın'a der ki; "bizim durumumuz ne olacak?" Aydın der ki; " nasıl yani?" Ebru Hanım: " Biz sonunda evlenmeyecek miyiz? Ben aileme, birisiyle tanıştım beni istemeye gelecekler, dediğimde 'ne iş yapıyor?' diye soracaklar. Ben diyebilmeliyim ki, şu kadar maaşla şurada çalışıyor." Aydın, "kaçırırım o zaman seni!" Ebru, " yo, bu olmaz ben babamın kızıyım, bizde kaçan kıza iyi gözle bakmazlar, el öptürmezler, istiyorum ki bu kadar okul okumuşum, her şey usulünce olsun!" İşte o zaman her şey değişir ve Aydın Doğan, ilk önce borç harç sulu yemek lokantası açar daha sonra Aydın Tava Ciğer olma, marka olma yoluna girer...

Aydın, Ebru ve Lara Doğan
ü  "Sulu yemekle hizmet sektörüne girmişsiniz, tava ciğere geçmeniz nasıl oldu?"
Aydın Doğan: O da yine eşimin sayesinde oldu. 1997-1998’li yıllarda, tava ciğerciler satan yeler, saat 3 sularında işyerlerini kapatıyorlar. Eşim de o saatten sonra, akşamüzerleri Tekirdağ’a ailesini ziyarete gitmeden önce tava ciğer yemek ve ailesine götürmek istiyordu ama bulamıyorduk. Eh, madem öyle kendimiz yapalım bari dedik (gülüyor)."
Bu şekilde “Edirne Tava Ciğer”i sektörüne girip bu alanda birçok yenilikler başlattık, öncelikle Aydın Tava Ciğer Izgara salonumuzu gelen bireylere müşteri gözü ile bakmayıp, misafirlerimiz mantalitesi ile yaklaşıyoruz. dükkânımızı gece geç saatlere kadar açık tutup hizmet veriyoruz. Ama en önemli yenilik "kapalı kokpit" sistemine geçtik. Ciğer kokusu misafirlerimizin üzerine sinmemesi için tava ciğerin ayrı kızartıldığı bir bölüm yaptırdık. Edirne Tava Ciğer’ni sakatat kategorisinden çıkartıp markalaştırmasına katlı sağlamaya çalıştık.
ü  Sizin dükkânlarınızın önünden geçerken bazı masalarda boş yerler varken misafirlerinizin kuyrukta beklediğini görüyoruz, niçin?"
Aydın Doğan: Dört kişilik masada 2-3 kişi oturuyorsa onların yanına tanımadıkları kişi veya kişileri vermeyiz.
ü  Margi şubeniz hariç diğerleri pazar günleri niçin kapalı?
Aydın Doğan: O benim küçüklüğümde içimde kalan ukdeden dolayı. Arkadaşlarım oyun oynarken ben cumartesi, pazar demez çalışırdım. Haftanın bir gününü de ben ve çalışanlarım ailelerimizle geçirelim istiyorum. Haftaya pazara ömrümüzün yetip yetmeyeceğini bilemeyiz. Haftada bir gün ben ve çalışanlarım aileleri ile geçirsinler ve haftaya daha motive girelim, istiyorum. Paylaşıyorlar şuradayız, buradayız diye mutlu bir şekilde. Görüyorum ve ben de çok mutlu oluyorum.
ü  Margi Şubesi niye açık peki?
Aydın Doğan: AVM Şartnamesi gereği açık. Yoksa o da kapalı olurdu.
Misafirlerinizden tava ciğeriniz ve hizmetiniz hakkında görüşlerini sorduğumuzda “Adam aldığının hakkını veriyor.” dediler. Bu ne demek sizce?"
Aydın Doğan: Misafirlerimizin olumlu dönüşlerine çok teşekkür ederim. Belediye bize rayiç olarak 150 gram demiş. Ama bu benim gözümü doyurmuyor. O yüzden, bizden gitsin ama önce misafirlerimizin gözü doysun düşüncesiyle 200-220 gram servis ediyoruz. Örneğin Posta Gazete'sinin Cumartesi Postası Jürisi bizi tercih ederek, Yöresel Yemekler İçin Türkiye'nin En İyi 10 Adresi başlıklı Melda Bağdatlı'nın hazırladığı listede Edirne'den biz varız. Ayrıca Hürriyet Pazar'dan İpek İzci'nin Gurmeler, Akademisyenler, Yemek Yazarları, Şefler ve İşletmecilerinden oluşan 100 kişilik ekibin belirlediği "Türkiye'nin 100 Yemeği" listesinde de 24. sıradayız.
ü  Gençlere tavsiyeleriniz?
Aydın Doğan: Gençlere bir şey dediğimizde 'bana akıl verme varsa para ver, para olsa ben de yapacağımı biliyorum' diyor, kimseyi dinlemiyorlar. Biz hiç öyle yapmadık. Herkesten bir şeyler kapmaya baktık, saygıda kusur etmedik. Bildikleri işi yapmaları ve çok azimli olmaları gerekir. Benim çok beğendiğim bir söz var: "Vazgeçme, vazgeçersen başkaları KAZANIR!" diye. Kulaklarına küpe olsun!"
ü  Sosyal Sorumluluk Projeniz var mı?
Aydın Doğan: Allah sağlık ve ömür verirse bazı projelerim var. Şimdiki anne-babalar çok bilinçli. Bakıyorum hafta sonları tutmuş çocuğunun elinden kimi yüzmeye, kimi baskete vb. götürüyor. Bu çok hoşuma gidiyor. İmkanı olmayan gençlerin spor yapabileceği bir kompleks yaptırmak istiyorum.
ü  1 merkez, 2 şube (şubenin biri Margi AVM’de ve hayli geniş) ve 400 metre karelik kapalı et işleme tesisiniz var. Kaç kişiye istihdam sağlıyorsunuz?"
Aydın Doğan: Sezona göre değişiyor. 80-100 kişi arası bir ekibimiz var.
ü  Edirne’de turizmin gelişmesi için neler gerekli. Ne gibi eksiklerimiz var, bu eksiklerimize çözüm önerileriniz var mı?
Aydın Doğan: Kakava Şenlikleri esnasında gördüğüm bir olayı sizinle paylaşmak istiyorum. Selimiye Camiinden çıkıp Saraçlar Caddesine gitmekte olan bir turist kafilesine karşıdan karşıya geçiş esnasında bazı sürücülerin oldukça gereksiz bir biçimde korna öttürdüğüne şahit oluyoruz. Şunu söylemeye çalışıyorum: Turistlerin tadını-tuzunu kaçırmanın ne manası var? Onları rahatsız etmenin ne manası var? Bırakın rahat bir biçimde Edirne’mizi gezsinler. Trafikte yayalara davranış tarzımız çok yanlış. Turistler de bundan olumsuz manada etkileniyor. Bazı esnaf arkadaşlar da yeteri kadar kibar davranmıyorlar maalesef. Turistlere hizmet ederken konuşmalarımıza daha fazla dikkat etmek, onların misafir olduğunu unutmadan hareket etmek zorundayız. Yine bir soru sormak istiyorum. Yarın öbür gün özellikle yabancı turistler Edirne’den bahsederken, ‘Bizi bir dövmedikleri kaldı’ desin mi isteriz yoksa ‘ İleride Edirne’de yaşamak isterim, insanları çok iyi ve kibar’ demelerini mi?
Edirne dışına bir turizme hizmet eden otogar yapılmak suretiyle insanlar oradan şehir merkezine transfer edilebilir, böylelikle otopark sorunu da yaşanmadığı gibi, daha rahat etmeleri sağlanabilir
. Romanya’ya gittiğim vakit böyle bir uygulama gördüm. Turizme hizmet veren otogar tarzı bir yerde yolculuğumuz sona erdi ve sonrasında nostaljik bir tren ile şehre çıkartıldık. Aynı turizme hizmet veren otogaz uygulamasını biz de yapabiliriz.
Edirne’de irili ufaklı 35 ciğerci var. Ciğerciler Edirne için önemli bir sektör. Bizler de buna layık olmak zorundayız. Daha kaliteli sunum, daha kaliteli hizmet ve en önemlisi turistlere kibar davranmak zorundasınız.  Biz Aydın ciğercisinde çalışanlarımıza, firmamıza ait bir giyim tarzı belirledik. Bu uygulamaya herkes geçmeli diye düşünüyorum. Buna bir düzen getirmek zorundayız. Saraçlar Caddesinde turiste, turizme hizmet veren görevlileri normal vatandaşlardan ayıramıyoruz örneğin. Ben para verdiğim insanın hizmet sektöründe çalışan olup olmadığını anlamakta zorlanıyorum. Esnaf arkadaşların da düzenli, tertipli ve tek tip kıyafet uygulamasına geçmesi gerektiğini düşünüyorum. Rehber konusunda da büyük sıkıntılar yaşıyoruz. Bu işe rant kapısı olarak bakıyor artık insanlar. Rehberler para kazanmak için bu işi yapmamalı; gerçekten insanlara faydanız olsun, Edirne’yi doğru tanıtın, para da kazanırsınız zaten.  Rehber adı altında ne olduğu belirsiz insanlar esnaf arkadaşlarla anlaşmalar yapıyorlar ve bu durum turizmi baltalıyor.

Aydın Tava Ciğer Izgara salonu
· Vazgeçemeyeceğiniz Lezzet Durağı
· Aydin τιγανιτο σικωτι δε θα μετανιοσετε ποτε απο τη γευση.
· Дробчета в тиган “Айдън”спирка за вкус от който не можете да се откажете
Tahmis Çarşısı Sk. No:8, 22000 Edirne
Telefon : +90 (284) 213 99 99
Mail : info@aydintavaciger.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder