İlham
Tüdeş ve Ali Sech: “Bütün Türkler yemek yemek için
Bulgaristan ve Yunanistan’a kaçıyor. Ciğer, köfte sarmalından insanları
kurtarmak gerekiyor. Edirne turizminin en büyük sorunlarından birisi otopark.
Bunu turizm otogarı ve taşımalı turizm ile çözebiliriz. Edirne’ye günlük 50 bin
turist gelince il kilitleniyor. Alt yapısı bunu kaldırmıyor. Yakın ilçeler Süloğlu,
Lalapaşa ve Havsa ilçelerine yeni oteller yapılması teşvik edilmeli gelen
misafirler buradan veya Turizm otogarından Edirne’ye turizm otobüsleri ile
getirilip rehber eşliğinde gezdirilir ise sorun çözülebilir.
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjjITL7sthw40lrUr3UMz9zGNjPToxQw1-1ZrMO9YKdnqfwECAVg8zM_BDHXLptKc_h5kJMWJtfGN_gReJGmtHej2wFEvTCQeuX2mug21Ar7M2aNaQ_ukKtp7mhVBaspD6f51aN0eeeZ_E_/s640/Antik+Otel.jpg)
Edirne'de ki Antik Otelin işletmecileri İlham Tüdeş ve Ali Sech öncelikle otopark sorununa çözüm bulunması gerektiğini belirtiyorlar.
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjjITL7sthw40lrUr3UMz9zGNjPToxQw1-1ZrMO9YKdnqfwECAVg8zM_BDHXLptKc_h5kJMWJtfGN_gReJGmtHej2wFEvTCQeuX2mug21Ar7M2aNaQ_ukKtp7mhVBaspD6f51aN0eeeZ_E_/s640/Antik+Otel.jpg)
·
Antik Otel’in işletmecileri, iki
ortak… İlham Tüdeş ve Ali Sech…
İlham Tüdeş, Batman doğumlu, uzun yıllar Marmaris’te çalışıp turizm sektörüne
adapte olduktan sonra Edirne’ye gelip yerleşti. Bir süre market işletmeciliği
gibi ticari faaliyet gösterdikten sonra Antik Otelin işletmesini aldı, otelin
karşısında ki tarihi konağı da satın alıp restore ettirdi. Edirne’de
yardımsever, iyi niyetli ve mütevazı kişiliği ile tanınıyor. Ali Sech ise Batı
Trakya Türkü. Uzun yıllar Yunanistan’da turizm ve ulaşım sektöründe çalışmalar
yapıp dünyanın birçok ülkesini gezip görme fırsatı buldu. Kültürel ve görsel
birikimlerini Edirne’de turizm sektöründe uygulamaya koymak istiyor.
ü Nasıl bir araya geldiniz ve ortak
bir iş yapmaya karar verdiniz? Yaptığınız iş ile ilgili bilgi verir misiniz?
Ali Sech: Biz
ilham Bey ile komşuyduk. Otelimizin yan tarafında bir kafem vardı, onu
işletmekteydim. İlk teklif İlham Bey’den geldi.
Uzun yıllardır zaten dostuz ve sohbet ediyoruz. Birlikten kuvvet doğar düşüncesi ile yola
çıktık ve yeni bir proje üretmeye karar verdik. Buraya 17 km uzaktaki
Orestia’dan 7 yıl önce Edirne’ye geldim, bir arkadaşım ile beraber. Zaten
devamlı Cuma pazarına geliyordum. Bu şehri sevdim ve yedi yıl önce buraya
gelerek iş yapmaya karar verdim. Burada eksik bir şeyler olduğunu fark ettim.
Turizm sektöründe insanları burada tutma noktasında ciddi sıkıntılar var.
Sadece ciğer ile turizm yapılamaz. İnsanlar burada akşamları kalmıyor çünkü
gidecek bir eğlence mekânı yok. İnsanların aileleri ile vakit geçireceği,
karısı ve çocukları ile akşamları eğleneceği bir mekâna ihtiyaç vardı, bu
şehirde. Biz de İlham dostumla birlikte bu eksiği kapatmak için bu oteli açmaya
karar verdim. Haftada bir kez Yunanistan’dan sanatçı getiriyoruz, buzuki
çalıyor. Onun dışında alternatif eğlencelerimiz de bulunmakta. Edirne’ye gelen
turistleri akşamları eğlendirmek için elimizden geleni yapıyoruz. Edirne turizm
yapmak için çok uygun bir kent. Otelimize gelip güzel vakit geçirebilir,
eğlenebilir; çaylarını, kahvelerini ve içkilerini yudumlayarak bu tarihi otelin
keyfini çıkartabilirler. Bahçemiz 250 kişilik, kış için de otelin aşağısında
150 kişilik bir yerimiz mevcut.
İlham Tüdeş: 1993
yılında Edirne’ye geldim. Öncesinde Marmaris’te çalışmaktaydım. 25 senedir
burada yaşıyorum. Edirne’ye geldiğimizde market açtık ve buradaki potansiyeli
fark ettik. Edirne’nin rahatlığı, tarihi, kültürü, huzuru ve insanları beni
cezp etti. Burada rahat bir biçimde yaşayıp, çalışabileceğimi fark ettim.
ü Bir yabancı gözü ile Edirne’yi
değerlendirmenizi istesek ne söylersiniz? Eksiklerimiz nelerdir?
Ali Sech: Edirne’nin
yemek menüsünü değiştirmesi gerekiyor. Bütün Türkler yemek yemek için
Bulgaristan ve Yunanistan’a kaçıyor. Ciğer, köfte sarmalından insanları
kurtarmak gerekiyor. Alternatif tatlar ve mezeleri Edirne’ye sokmak zorundayız.
Güzel mekânlar ve eğlence yerleri ile de menüleri desteklemek zorundayız. Şu an
otelimizde Manisa’dan gelen yaklaşık 30 kişilik bir grup var. Dışarı çıkmayı
tercih etmediler ve bizim hazırladığımız eğlence programı ile vakit
geçiriyorlar. Bizim gibi mekânların sayısını arttırmak zorundayız ki turistler
burada konaklasınlar.
ü Yıllardır Edirne’de yaşayan
birisi olarak Edirne turizmi hakkında neler söylersiniz?
İlham Tüdeş: Yollarımızı
genişletmek zorundayız. İki tane otobüs geldiği zaman aynı anda yoldan
geçemiyor… Yol sıkışıklığı yüzünden insanlar rahatlıkla valizlerini alıp otele
gidemiyorlar… Turizm otogarı bu sorunun çözümü için önemli bir alternatif
olabilir. Belediye adeta yolu satıyor ve araçlardan park yeri parası alıyor.
Zaten yollar dar bir de araçlar otellerin önüne park edince, nefes alacak
yerimiz bile kalmıyor. Bırakın otobüsü, iki otomobil bile yan yana otelimizin
de bulunduğu Kaleiçi’ndeki sokaklardan geçemiyor. Otopark gerçekten çok ciddi bir
sorun. Edirne dediğiniz Kaleiçi semtinden ibaret eski bir şehirdir. Burada
otopark sorunu olması şehrimiz için kara lekedir. Kale içindeki tarihi
binaların da bir an evvel restore edilmesi gerekiyor. Metruk hale gelmiş
binalar var. Bunların içerisinde içki içiyorlar. Bu durumda şehrimiz için bir
kara lekedir. İnsanları buraya çeken en önemli şey tarihidir. O yüzden Kale
içindeki evleri turizme kazandırmak zorundayız. Butik otel olur, kafe olur
hatta müze olur. Ama metruk halde kalması hepimiz için kötü bir reklam.
Konakları restore etmek de başlı başına bir dert. Konağı alıp, turizme sokmak
istiyorsunuz ama bir dosyanın işleme sokulması bile aylar sürebiliyor.
Bürokratik engeller ile karşılaşıyoruz ve bu durum yatırım yapmak isteyen bizim
gibi insanlarda bıkkınlık yaratıyor. Ruhsat almak için, belge almak için neden
bu kadar bekletiliyoruz. Biz Edirne’ye hizmet etmek istiyoruz. Bu noktada Edirne
Valiliği’ni biraz daha duyarlı olmaya davet ediyorum. Şehirde çöp sıkıntısı da
had safhada… Çöpleri daha düzenli toplamak gerekiyor. Kaldırım taşları kalkmış,
çok kötü bir görüntü var burada ve turistlerin dikkatini çekiyor bu
düzensizlik…
ü Edirne’nin tanıtımı yeterli mi? Daha
iyi tanıtılması için neler yapmak gerekiyor?
İlham Tüdeş: Fazlasıyla
yetersiz. Edirne Sanayi ve Ticaret Odası esnaflarla toplantı yapmalı ve Balkan
ülkelerinde Edirne’nin tanıtımı sadece stantlar ile değil, fuarlar, sine vizyon
gösterileri ile yapılmalı. Esnaflar, ciğercisi, köftecisi, otelleri ile bir
araya gelerek büyük fuarlara imza atmak zorunda. Yabancı turistler çoğu zaman tesadüfî
olarak Edirne’yi keşfediyor. İşimizi tesadüflere bırakamayız. Tarihi eser
bakımından çok zengin bu şehir daha fazlasını hak ediyor. Yapılan tanıtımlar
stant düzeyinde kalıyor ve çok yetersiz.
Edirne’de ciddi bir rehber eksikliği çekiliyor. Edirne’de rehber
yetiştirecek bir kurum, bir kurs açması gerekiyor ilgili kurumların. Tanıtımda
doğru dürüst yapılamıyor o yüzden… İnsanlar sadece Selimiye Camiini tanıyorlar,
ama onun kadar önemli Muradiye Camii var, o camimizi kimse bilmiyor, örneğin.
Çok acil rehber yetiştirmek zorundayız. Edirne’yi ancak böyle tanıtabiliriz.
ü Edirne’ye daha fazla turist
gelecek olursa bir altyapı sorunu ortaya çıkacak. Bu sorunu nasıl aşabiliriz?
İlham Tüdeş: En
büyük altyapı sorunu konaklama yerlerinde ortaya çıkıyor. Yakın çevrelerde çok fazla bina var. Öncelikle Kale içindeki
metruk binaları restore edip, hizmete açmak gerekiyor. Böylelikle konaklama
sorununda ortaya çıkan ‘otellerde yer yok’ durumu ortadan kalkar. Ayrıca bu iş
için Edirne’ye yakın ilçelerden de yararlanmak gerekiyor. Lalapaşa, Süloğlu
gibi yerlerde de oteller açılabilir ve oradan insanlar Edirne’ye taşınabilir. Bu
ilçeler Edirne’nin bir mahallesi gibi yakın. Taşıma turizmi ile ulaşım sağlanabilir.
Böylelikle o ilçeler de gelişir, konaklama sorunu da ortadan kalkar.
ü Türk Milliyetçiliğini Tanımlar
mısınız?
İlham Tüdeş: Ülkemiz
zor durumda kaldığında her an her şartta vazifeye hazırsak, ne gerekiyorsa
yapmaya hazırsak, işimizi iyi yapıyorsak bu bizim Türk Milliyetçiliğine hizmet
ettiğimizi gösterir. Önemli olan etnik ayrımcılık yapmadan insanları Türk
Milliyetçiliği etrafında birleştirmek… Ben doğuluyum, Kürt’üm ama bu ülke için
çalışıyor, Edirne turizmine katkı sağlamaya çalışıyorum. İşimi iyi yapmaya ve
bu vatana hizmet etmeye vergi verme çalışıyorum. Bütün vatandaşlarımız Türk
Milliyetçiliği mantığı ile bu şekilde hareket etmek zorundadır…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder