6 Mayıs 2018 Pazar

İham Tüdeş ve Ali Sech: “Bütün Türkler yemek yemek için Bulgaristan ve Yunanistan’a kaçıyor. Ciğer, köfte sarmalından insanları kurtarmak gerekiyor. Edirne turizminin en büyük sorunlarından birisi otopark. Bunu turizm otogarı ve taşımalı turizm ile çözebiliriz. Edirne’ye günlük 50 bin turist gelince il kilitleniyor. Alt yapısı bunu kaldırmıyor. Yakın ilçeler Süloğlu, Lalapaşa ve Havsa ilçelerine yeni oteller yapılması teşvik edilmeli gelen misafirler buradan veya Turizm otogarından Edirne’ye turizm otobüsleri ile getirilip rehber eşliğinde gezdirilir ise sorun çözülebilir.


İlham Tüdeş ve Ali Sech: “Bütün Türkler yemek yemek için Bulgaristan ve Yunanistan’a kaçıyor. Ciğer, köfte sarmalından insanları kurtarmak gerekiyor. Edirne turizminin en büyük sorunlarından birisi otopark. Bunu turizm otogarı ve taşımalı turizm ile çözebiliriz. Edirne’ye günlük 50 bin turist gelince il kilitleniyor. Alt yapısı bunu kaldırmıyor. Yakın ilçeler Süloğlu, Lalapaşa ve Havsa ilçelerine yeni oteller yapılması teşvik edilmeli gelen misafirler buradan veya Turizm otogarından Edirne’ye turizm otobüsleri ile getirilip rehber eşliğinde gezdirilir ise sorun çözülebilir.
Edirne'de ki Antik Otelin işletmecileri İlham Tüdeş ve Ali Sech öncelikle otopark sorununa çözüm bulunması gerektiğini belirtiyorlar.


·       Antik Otel’in işletmecileri, iki ortak… İlham Tüdeş ve Ali Sech… İlham Tüdeş, Batman doğumlu, uzun yıllar Marmaris’te çalışıp turizm sektörüne adapte olduktan sonra Edirne’ye gelip yerleşti. Bir süre market işletmeciliği gibi ticari faaliyet gösterdikten sonra Antik Otelin işletmesini aldı, otelin karşısında ki tarihi konağı da satın alıp restore ettirdi. Edirne’de yardımsever, iyi niyetli ve mütevazı kişiliği ile tanınıyor. Ali Sech ise Batı Trakya Türkü. Uzun yıllar Yunanistan’da turizm ve ulaşım sektöründe çalışmalar yapıp dünyanın birçok ülkesini gezip görme fırsatı buldu. Kültürel ve görsel birikimlerini Edirne’de turizm sektöründe uygulamaya koymak istiyor.
ü    Nasıl bir araya geldiniz ve ortak bir iş yapmaya karar verdiniz? Yaptığınız iş ile ilgili bilgi verir misiniz?
Ali Sech: Biz ilham Bey ile komşuyduk. Otelimizin yan tarafında bir kafem vardı, onu işletmekteydim. İlk teklif İlham Bey’den geldi.  Uzun yıllardır zaten dostuz ve sohbet ediyoruz.  Birlikten kuvvet doğar düşüncesi ile yola çıktık ve yeni bir proje üretmeye karar verdik. Buraya 17 km uzaktaki Orestia’dan 7 yıl önce Edirne’ye geldim, bir arkadaşım ile beraber. Zaten devamlı Cuma pazarına geliyordum. Bu şehri sevdim ve yedi yıl önce buraya gelerek iş yapmaya karar verdim. Burada eksik bir şeyler olduğunu fark ettim. Turizm sektöründe insanları burada tutma noktasında ciddi sıkıntılar var. Sadece ciğer ile turizm yapılamaz. İnsanlar burada akşamları kalmıyor çünkü gidecek bir eğlence mekânı yok. İnsanların aileleri ile vakit geçireceği, karısı ve çocukları ile akşamları eğleneceği bir mekâna ihtiyaç vardı, bu şehirde. Biz de İlham dostumla birlikte bu eksiği kapatmak için bu oteli açmaya karar verdim. Haftada bir kez Yunanistan’dan sanatçı getiriyoruz, buzuki çalıyor. Onun dışında alternatif eğlencelerimiz de bulunmakta. Edirne’ye gelen turistleri akşamları eğlendirmek için elimizden geleni yapıyoruz. Edirne turizm yapmak için çok uygun bir kent. Otelimize gelip güzel vakit geçirebilir, eğlenebilir; çaylarını, kahvelerini ve içkilerini yudumlayarak bu tarihi otelin keyfini çıkartabilirler. Bahçemiz 250 kişilik, kış için de otelin aşağısında 150 kişilik bir yerimiz mevcut.
İlham Tüdeş: 1993 yılında Edirne’ye geldim. Öncesinde Marmaris’te çalışmaktaydım. 25 senedir burada yaşıyorum. Edirne’ye geldiğimizde market açtık ve buradaki potansiyeli fark ettik. Edirne’nin rahatlığı, tarihi, kültürü, huzuru ve insanları beni cezp etti. Burada rahat bir biçimde yaşayıp, çalışabileceğimi fark ettim.
ü    Bir yabancı gözü ile Edirne’yi değerlendirmenizi istesek ne söylersiniz? Eksiklerimiz nelerdir?
Ali Sech: Edirne’nin yemek menüsünü değiştirmesi gerekiyor. Bütün Türkler yemek yemek için Bulgaristan ve Yunanistan’a kaçıyor. Ciğer, köfte sarmalından insanları kurtarmak gerekiyor. Alternatif tatlar ve mezeleri Edirne’ye sokmak zorundayız. Güzel mekânlar ve eğlence yerleri ile de menüleri desteklemek zorundayız. Şu an otelimizde Manisa’dan gelen yaklaşık 30 kişilik bir grup var. Dışarı çıkmayı tercih etmediler ve bizim hazırladığımız eğlence programı ile vakit geçiriyorlar. Bizim gibi mekânların sayısını arttırmak zorundayız ki turistler burada konaklasınlar.
ü    Yıllardır Edirne’de yaşayan birisi olarak Edirne turizmi hakkında neler söylersiniz?
İlham Tüdeş: Yollarımızı genişletmek zorundayız. İki tane otobüs geldiği zaman aynı anda yoldan geçemiyor… Yol sıkışıklığı yüzünden insanlar rahatlıkla valizlerini alıp otele gidemiyorlar… Turizm otogarı bu sorunun çözümü için önemli bir alternatif olabilir. Belediye adeta yolu satıyor ve araçlardan park yeri parası alıyor. Zaten yollar dar bir de araçlar otellerin önüne park edince, nefes alacak yerimiz bile kalmıyor. Bırakın otobüsü, iki otomobil bile yan yana otelimizin de bulunduğu Kaleiçi’ndeki sokaklardan geçemiyor. Otopark gerçekten çok ciddi bir sorun. Edirne dediğiniz Kaleiçi semtinden ibaret eski bir şehirdir. Burada otopark sorunu olması şehrimiz için kara lekedir. Kale içindeki tarihi binaların da bir an evvel restore edilmesi gerekiyor. Metruk hale gelmiş binalar var. Bunların içerisinde içki içiyorlar. Bu durumda şehrimiz için bir kara lekedir. İnsanları buraya çeken en önemli şey tarihidir. O yüzden Kale içindeki evleri turizme kazandırmak zorundayız. Butik otel olur, kafe olur hatta müze olur. Ama metruk halde kalması hepimiz için kötü bir reklam. Konakları restore etmek de başlı başına bir dert. Konağı alıp, turizme sokmak istiyorsunuz ama bir dosyanın işleme sokulması bile aylar sürebiliyor. Bürokratik engeller ile karşılaşıyoruz ve bu durum yatırım yapmak isteyen bizim gibi insanlarda bıkkınlık yaratıyor. Ruhsat almak için, belge almak için neden bu kadar bekletiliyoruz. Biz Edirne’ye hizmet etmek istiyoruz. Bu noktada Edirne Valiliği’ni biraz daha duyarlı olmaya davet ediyorum. Şehirde çöp sıkıntısı da had safhada… Çöpleri daha düzenli toplamak gerekiyor. Kaldırım taşları kalkmış, çok kötü bir görüntü var burada ve turistlerin dikkatini çekiyor bu düzensizlik…
ü    Edirne’nin tanıtımı yeterli mi? Daha iyi tanıtılması için neler yapmak gerekiyor?
İlham Tüdeş: Fazlasıyla yetersiz. Edirne Sanayi ve Ticaret Odası esnaflarla toplantı yapmalı ve Balkan ülkelerinde Edirne’nin tanıtımı sadece stantlar ile değil, fuarlar, sine vizyon gösterileri ile yapılmalı. Esnaflar, ciğercisi, köftecisi, otelleri ile bir araya gelerek büyük fuarlara imza atmak zorunda. Yabancı turistler çoğu zaman tesadüfî olarak Edirne’yi keşfediyor. İşimizi tesadüflere bırakamayız. Tarihi eser bakımından çok zengin bu şehir daha fazlasını hak ediyor. Yapılan tanıtımlar stant düzeyinde kalıyor ve çok yetersiz.  Edirne’de ciddi bir rehber eksikliği çekiliyor. Edirne’de rehber yetiştirecek bir kurum, bir kurs açması gerekiyor ilgili kurumların. Tanıtımda doğru dürüst yapılamıyor o yüzden… İnsanlar sadece Selimiye Camiini tanıyorlar, ama onun kadar önemli Muradiye Camii var, o camimizi kimse bilmiyor, örneğin. Çok acil rehber yetiştirmek zorundayız. Edirne’yi ancak böyle tanıtabiliriz.
ü    Edirne’ye daha fazla turist gelecek olursa bir altyapı sorunu ortaya çıkacak. Bu sorunu nasıl aşabiliriz?
İlham Tüdeş: En büyük altyapı sorunu konaklama yerlerinde ortaya çıkıyor. Yakın çevrelerde çok fazla bina var. Öncelikle Kale içindeki metruk binaları restore edip, hizmete açmak gerekiyor. Böylelikle konaklama sorununda ortaya çıkan ‘otellerde yer yok’ durumu ortadan kalkar. Ayrıca bu iş için Edirne’ye yakın ilçelerden de yararlanmak gerekiyor. Lalapaşa, Süloğlu gibi yerlerde de oteller açılabilir ve oradan insanlar Edirne’ye taşınabilir. Bu ilçeler Edirne’nin bir mahallesi gibi yakın. Taşıma turizmi ile ulaşım sağlanabilir. Böylelikle o ilçeler de gelişir, konaklama sorunu da ortadan kalkar.
ü    Türk Milliyetçiliğini Tanımlar mısınız?
İlham Tüdeş: Ülkemiz zor durumda kaldığında her an her şartta vazifeye hazırsak, ne gerekiyorsa yapmaya hazırsak, işimizi iyi yapıyorsak bu bizim Türk Milliyetçiliğine hizmet ettiğimizi gösterir. Önemli olan etnik ayrımcılık yapmadan insanları Türk Milliyetçiliği etrafında birleştirmek… Ben doğuluyum, Kürt’üm ama bu ülke için çalışıyor, Edirne turizmine katkı sağlamaya çalışıyorum. İşimi iyi yapmaya ve bu vatana hizmet etmeye vergi verme çalışıyorum. Bütün vatandaşlarımız Türk Milliyetçiliği mantığı ile bu şekilde hareket etmek zorundadır…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder