Damak tadında nostalji; Edirne markası, Trakya Gazozu.
·
Gürkan Uyuay, yabancı üretimlere, global
içeceklerin Türkiye’yi istila etmesine, Amerikancılığa tepki göstererek yerli
bir içecek arayışına giren, neden yerli içeceklerimize sahip çıkmayalım
fikriyle yola çıkan bir girişimci. İlerleyen zamanlarda Edirne’ye destek olmak
için okul takımlarına, amatör futbol takımlarına Trakya Gazozu olarak sponsor olmayı düşünüyor.
Poyraz Pazarlamanın Sahibi Gürkan Uyuay: "Bana bir çay, çocuğa da gazoz" sloganı ile pazar oluşturarak Edirne Ciğeri'nin yanına Trakya Gazozu'nu markalaştırarak Edirne'nin reklamına katkıda bulmak istiyor.
|
“BANA BİR ÇAY ÇOCUĞA DA GAZOZ”
Yabancı
sermaye ülkemize girmeden önce, yerli içeceklerimizi tükettiğimizi söyleyen
Uyuay, “Gazoz 70’li 80’li yılların vazgeçilmez içeceğiymiş. Simit ve gazoz,
leblebi gazoz gibi o dönemde keyif çatarlarmış. Kahveye oturduğunda baba; bana
bir çay çocuğa da gazoz dermiş. Aslında çocuklar dükkâna geldiklerinde aynı şekilde babalarından gazoz istiyorlar. Hiçbir
şey değişmemiş, biz unutmuşuz. Küresel firmalar ülkemizde her alanda satılıyor
damak tadımız oluşturuluyor. Geçmişimizde yerli gazozlarımız bakkallarda ve
marketlerde yerini alırdı.” dedi.
“BİR BUZDOLABI ALMAK İÇİN”
Amacının
tamamı ile milli Edirne markası olan Trakya gazozunun, Edirne Ciğer’i gibi
sahiplenilmesini sağlamak olduğunu belirtirken “Esnaf maalesef ücretsiz
buzdolabı veya promosyonları alabilmek için yabancı içecekleri tercih
ediyorlar. Dolabı hediye eden firmada hangi ürünleri koyabileceğini seçtiriyor.
Esnaf bu şekilde davranınca da yerli içeceklerimiz büyük oranda zarar görüyor.
Ben buna karşıyım. 200 – 300 bin lira gibi para harcayarak dükkân açan kişi 5 bin liralık soğutucu dolabı veya promosyonları
alabilmek için dolaylı yoldan ABD’ye Amerikancılığa destek oluyor.” şeklinde
konuştu.
LAFA GELİNCE HERKES TÜRK MİLLİYETÇİSİ, AMA NOKTA
KADAR MENFAATE GELİNCE AMERİKANCI OLUYORLAR.
Poyraz
Pazarlama’nın sahibi Gürkan Uyuay, “Trakya
Gazozu Edirne’de genellikle düğünlerde, düğünlere gelen konuklara kuru ve yaş
pasta ile ikram edilirdi. Bazı bakkallarda da satılırdı. Bu gazozu
diğerlerinden ayıran özelliği içinde damla sakızı aroması olması ve sadece
şeker pancarı ile üretilmesidir. Bu gazoz doksanların başında piyasadan kalktı.
Poyraz Pazarlama olarak şimdi biz bu markayı tekrar imal ettirip pazarda
yerimizi alma çalışmalarına başladık.”dedi.
YERLİ GAZOZA VEFA BORCU ÖDENİYOR
Bir zamanlar
Edirne’nin kendine ait bir gazozu vardı. Küçük imalathanelerinde üretilir,
seyyar arabalarda sokak sokak gezdirilerek satılırlardı. Zamanla uluslararası
tek tip ürünler onların yerini aldı, asker gazozu denilen bu içecek unutulmaya
yüz tuttu. Büyük şehirlere göç eden, büyüyüp yozlaşan şehir hayatının
koşuşturmacasına katılan o yıllarlın çocukları hasret kokan bu gazozları
hatırlamaz oldu. Biri dışında; Gürkan Uyuay. Şimdi Uyuay Edirne’nin insanlarına
yalnızca yerel gazozları satmıyor aynı zamanda onlara unuttukları anılarına
geri dönmelerinde yardımcı oluyor, genç nesle milli değerlerimizi hatırlatıyor
ve en önemlisi yerli gazozumuza vefa borcunu ödüyor. Poyraz Pazarlamanın sahibi
Gürkan Uyuay’dan Trakya Gazozunun hikâyesini
dinledik…
NEREDEN NEREYE…
Günümüzün
gözde meşrubatı kola. Ancak kola ülkemize gelmeden önce gazoz vardı. Üstelik
gazozun ülkemizde ‘gazlı içecek’ olmanın ötesinde bir anlamı var. 1890’lı
yıllarda üretilmeye başlanan gazoz, birkaç neslin adeta milli içeceği haline
geldi. 40’lı ve üzeri yaşlardakilerin çocukluk anılarında bu içeceğin önemli
bir yeri var. Orta yaşlarda olup da çocukluğunda gazoz içmeyen, gazozuna maç
yapmayan, gazoz kapağı oyunu oynamayan yoktur! 1960’lı yıllara kadar çocukların
en özel içeceğiydi. 1960’lann başında Türkiye genelinde 2000 dolayında irili
ufaklı gazoz üreticisi bulunuyordu, 1964 yılında Coca Cola üretimine
başlanmasıyla birlikte gazoz da gerilemeye başladı. Bugün ancak sayısı çok
azalan gazoz üreticisi olduğu biliniyor. Bu ‘nostaljik’ meşrubatın tarihçesine
birlikte göz atalım…
Türkler gazozu
1890’larda tanıdı, önce yurt dışından getirilen gazoz, Niğdeli bir Rum olan
Aleksandr Mısıroğlu tarafından İstanbul Karaköy’de üretilmeye başlandı.
Türkiye’de Gazozun Tarihçesi 1900’lü yılların başlarındaki Mısıroğlu, Hasanbey,
Hürriyet, Neptün, Cumhuriyet gibi markalarla tarihteki yerini aldı. Cumhuriyet
döneminin başlarında gazoz tüm Türkiye’ye yayıldı. Tarih 60’ları gösterdiğinde
ise gazoz altın çağını yaşadı. Ülkenin her şehrinde, ilçesinde hatta köylerinde
bile gazoz üretiliyordu. Şehirlerin kendilerine ait markaları vardı. Örneğin
Çamlıca gazozunu sadece İstanbul’da, Cincibir, SenSun, Suga gibi markaları
İzmir’de, Olimpos’u Trakya’da, Neşe’yi Adapazarı’nda, Fertek’i Balıkesir’de.
Ankara Gazozu’nu da Ankara’da içebilirdiniz. 1930’da üretime başlayan Uludağ,
gazozu yerel olmaktan çıkarıp çevre illere hatta zamanla Antakya’ya kadar
yayılmayı başardı. Üç büyük markanın öncülük ettiği bu dönemde binlerce fabrika
70’de bir kişiye yılda 6 litre gazoz içirebiliyordu. Bugün rakamın 25 litre
olduğu tahmin ediliyor ama toplam gazlı içecek piyasasının büyüklüğü göz önüne
alındığında oldukça düşük kalıyor! 1964 Ekim’inde Kemal Has İmsa A.Ş.’nin
Bakırköy’deki fabrikasında global kola markasını üretmeye başladı. Böylece
devran de dönmeye başlamıştı. Şimdi ise gazoza hak ettiği değer yeniden
kazandırılmaya başlandı.
ü Edirne’ye daha fazla turist çekmek için ne yapmak gerekiyor?
Gürkan Uyuay: İnanç turizmi
üzerine bir ağırlık var Edirne’de. Edirne’ye gelenler genellikle camileri
ziyaret ediyorlar. Edirne’nin tanıtımında ciğer de önemli bir faktör Bu iki
unsurun tanıtımını daha iyi yapmak, il dışında stantlar kurmak ve daha iyi
reklam yapmak zorundayız. Biz de inşallah yeni dönemde ciğerciler ile
anlaşmalar yapacağız ve Edirne’nin geleneksel lezzeti ciğer ile Trakya Gazozunu
birleştirip, vatandaş ile buluşturacağız. Yerel firmalara, lezzetlere,
markalara destek olmak bütün Edirne’nin görevi… Bu konuda herkesin desteğini
bekliyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder