30 Mayıs 2018 Çarşamba


Ruşen Terlemez: “Edirne bir doğa harikası, çok güzel bir şehir. Çünkü doğallığını kaybetmemiş. Ama daha güzel olmak zorunda… Bunun da yolu Belediyecilik hizmetlerinin daha doğru yapılmasından geçiyor.”

·        Ruşen Terlemez, Edirne Uzunköprü’de doğumlu. İlk ve Orta Okulu burada bitirdikten sonra Ankara’ya gitti, Ankara Sağlık Kolejini bitirdikten sonra Hacettepe Narkoz Teknisyenliği bölümünü bitirdi. İstanbul Samatya Hastanesi’nde Narkoz Teknisyeni olarak çalışırken, İstanbul Üniversitesi Psikoloji bölümünü bitirdi. 9 yıl Narkoz Teknisyenliği yaptı. Ayrıca Edirne Sosyal Sigortalar Hastanesinin Kurucu Narkoz Teknisyeni unvanına da sahip. 11 yıl da lise öğretmenliği yapıp emekli oldu. Emekli olduktan sonra Edirne’deki ilk güzellik salonunu açtı. Aynı zamanda güzellik salonunda verdiğim dersler ile yüzlerce kişinin Güzellik Uzmanı olmasını sağladı, kursiyerler aldıkları resmi sertifika ve belgeler ile kendilerini geliştirmek suretiyle sektöre yerlerini aldılar. Yani kadınların istihdam edilmesine doğrudan bir katkı sağlamış oldu. “Güzellik dediğin doğal olmaktır o da tabiatın ta kendisidir. 30 küsur senedir insanlara bunu aşılamaya çalışıyorum.” diyor.

ü    Edirne güzellik açısından ne durumda? Değerlendir misiniz? Çözüm önerileriniz var mı?
Ruşen Terlemez: Edirne bir doğa harikası, çok güzel bir şehir. Çünkü doğallığını kaybetmemiş. Ama daha güzel olmak zorunda… Bunun da yolu Belediyecilik hizmetlerinin daha doğru yapılmasından geçiyor. Belediye Başkanına sesleniyorum, parkla, bağ-bahçe ile uğraşacağına Edirne’nin güzelleştirilmesi gereken yönlerinin peşine düşsün. Edirne turizm ve kültür şehridir. Bu konuda Edirne’ye güzellikler katılmak zorunda. Edirne bir Avrupa şehridir. Saraçlarda turistlerin kullanabileceği bir tuvalet bile yok. Ben bir esnaf olarak söylüyorum, belediye hijyene önem vermiyorlar. Zabıtalar başka başka işlerle uğraşacaklarına hijyen konusuna önem vermeliler. Kadınlar daha fazla istihdam edilmeli bu şehirde, belediyelerde daha aktif rol olmalı, daha çok kadın çalışmalı. Kadınlar bu şehre bir düzen, bir güzellik katacaktır, emin olun. Kadınlarımız kendilerine kurulan emek pazarında, el emeği göz nuru eserlerini bize sunuyorlar, para kazanıyorlar. Neden bunların yurtdışında Bulgaristan ve Yunanistan’da tanıtımı, pazarlanması ve satışı yapılmasın? Yabancı para bazında bu emekler değerlendirilirse kadınlarımız da daha çok kazanacak, böylelikle Edirne kazanacak. Selimiye’nin arkasını kazdılar, Yemişçi Kapanı Hanını ortaya çıkartacağız diye, ama öyle kaldı. Önünde Koca Sinan, Arkasında Selimiye Camii gibi muhteşem bir güzellik, arada inşaatı durmuş bir han. Ama öylesine izbe hale gelmiş ki şehrimizin estetik ruhunu emiyor. Edirne bu kötü görüntüleri hak etmiyor. Bir an önce bir şeyler yapılmalı. Üzerini camla örtebilirler, düzenleyebilirler. Ama Edirne’nin güzelliğine zarar veriyor oradaki durum. İnsanlar buraya geldikleri zaman körlemesine gezmemeli. Daha fazla tanıtımını yapmak zorundayız bu şehrin, daha fazla tanıtım acentesi kurmak ve bunları düzenli bir şekilde yapmak zorundayız. Edirne’de yaşamaktan büyük mutluluk duyuyorum. Böylesine güzel bir şehre daha fazla güzellik katmak zorundayız. O yüzden kadınlar özellikle belediyecilik konusunda daha fazla ön plana çıkartılmalı. Böylelikle bu şehir daha güzel, daha tertipli bir şehir olacaktır. Kadınlar Türkiye’de daha fazla ön planda olmalı, Edirne gibi bir şehir de buna öncülük etmeli.

4 yorum:

  1. ben bu kadını tanıyorum yıllar önce köylerde kellik ilacı satıp köylüyü zarara soktu ve ben bunu nazmi metinle haber yaotım atv ve tek rumelide yağmurca köyü küçük danişment muhacır kadıköylülere sorun

    YanıtlaSil
  2. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  3. Röportajını yayınladıktan sonra kişilik ve çalışma yapısını öğrendik. Edirne'de herkes bu kadından illallah etmiş. Bütün çarşı esnafı yaka silkiyor. Birde terbiyesizin teki.

    YanıtlaSil
  4. Esnaflıkla alakası yok insanları kandırıyor. Sıkıntılı uzak durulması gerek. Ve yerel gazeteden reklamının yapılmamasını istiyorum.

    YanıtlaSil